Burun denilince ilk olarak aklımıza gelen nefes alma, koku alma gibi fonksiyonları gelir. Burun bu fonksiyonlar için var olmuş, anlamı olan ve çok karmaşık bir sistemdir. Aynı zamanda yüzün ortasında yer alan, yüzün estetik anlamda ve kimlik kazanması anlamında eşsiz bir organdır. Anatomik olarak kemik ve kıkırdak yapılarından oluşur. Dış yapısı ve iç yapısı birbiriyle bir bütün olarak fonksiyon görür.
Burundan nefes aldığımız zaman hava nemlenir, temizlenir, sinüslerde ısı kazanır, burun etleriyle belli bir akım ve sirkülasyon kazanarak akciğerlerin istediği hız ve koşullarda düzenlenir. Ağızdan nefes aldığımızda aslında daha fazla hava girişi olur ama hızı, nemi ve temizliği yeterli değildir. Bundan dolayı akciğerimize daha az ve kalitesiz hava ulaşır. Burunda şekil olarak eğrilik, kemer yapısı, burun ucu düşüklüğü ve darlığı gibi sıkıntılar çoğunlukla iç kısımdaki anatomik yapıların problemleri ile birlikte ortaya çıkar. Burun sırtında eğrilik varsa buna eşlik eden az veya çok miktarda burun kanallarınızın birinde tıkanıklık vardır ve mutlaka ameliyat öncesi endoskopik sistemle detaylı değerlendirilmelidir. Burun ucunda düşüklük varsa bu, burun dediklerinden hava girişini kısıtlayacağı için mutlaka değerlendirilmelidir.

Ameliyat sonrası; Uykularınız düzene girer, horlama ve ağzı açık uyuma gibi problemleriniz geçer ve sabahları dinlenmiş uyanırsınız, Kalbiniz ve akciğeriniz daha rahat fonksiyon görmeye başlar ileri yaşlarda daha az yıpranmış ve daha dayanıklı olur.

Efor kapasiteniz artar, daha geç yorulur ve efor gerektiren sporları güvenle yapabilirsiniz. Alerjileriniz varsa sizi artık daha az rahatsız etmeye başlar, ileride astım bronşit gibi rahatsızlıklara yakalanma riskiniz azalır. Daha az sinüzit problemi yaşarsınız, gribal enfeksiyonları uzamadan atlatmaya başlarsınız.